Örneğin bir proje tasarımınız var ve lokasyonuna ait elinizde yeterli ya da anlaşılır iklim verisi bulunmuyor. Bu durumda biz sizin için geçmiş dönem o bölgenin iklim analizlerini yapıp son 20,30 ya da 40 yıl süresince neler olmuş ihtiyacınıza göre grafiklerle raporluyoruz. Böylece rüzgâr hangi taraftan ne kadar hızla eser, kaç gün balkonda oturamazsınız ya da kirli gaz bacanızdan ne tarafa gitme eğiliminde olur, şeklindeki önemli iklim tasarım kriterlerine doğrudan ulaşmış olursunuz.
Eski Büyükdere caddesi üzerinde yer alan yüksek katlı yapıların şehir içine erişen kuzey rüzgarlarının azlamasında rolü olduğu düşünülüyor. Biz de merak edip bu konuyu incelemeyi planlıyoruz. Aslında planın da biraz ötesine geçtik.
Şehir ölçeğinde, mahali ya da bir proje özelinde hazırladığımız yaya seviyesinde rüzgâra bağlı konfor hesaplamaları için Amazon gibi bir donanım tedarikçisinin yüksek başarımlı bilgisayarlarını nasıl kullandığımızdan, hangi hesaplamalı akışkanlar dinamiği çözdürücüsünü derleyip, hızlı ve güvenilir sonuçlar almak için yeni metotları denediğimizden ya da bu kadar çok binayı nasıl hızla ve doğru modellediğimizden bahsetmeyeceğim. Asıl bunların hepsinin öncesinde kritize edilmesi gereken bir konu olan, rüzgâr ortalama kaç gün hangi yönden ve şiddette esiyor, bu bilgiyi nasıl türettiğimize değineceğim.
Bilindiği üzere hesaplamalı akışkanlar dinamiği yöntemini, meteoroloji mühendisi arkadaşlarımızla atmosfer bilimlerinde de uygulayıp tüm dünyadaki hava hareketlerini modelleyebiliyoruz. Hava hareketlerinden kastımız sıcaklık, nem, yıldırım, yağış, kar ve rüzgâr gibi verilerin geçmiş dönemler için üretilmesi ya da tahmin edilmesine yöneliktir. Yaya seviyesinde rüzgâr konforundan bahsedeceğimiz için şimdilik rüzgâr özelinde neler yapıyoruz onu açıklayalım.
Mesela yukarıdaki grafiğe göre rüzgâr hangi ayda hangi yönden ne kadar hızla esiyor bunu tayin edebiliyoruz. Analiz için ilk koşul olan bu bilgileri kullanarak, rüzgârla yapının etkileşiminde ortaya çıkabilecek olumsuz sonuçları doğru başlangıç koşullarıyla çalıştırmış, irdelemiş oluyoruz. Ortalama tek bir rüzgâr hızına göre çözümleme yapılmasından ziyade, farklı zamanlarda gerçekleşecek farklı rüzgâr şiddetlerine göre analiz yapmak gerekebiliyor.
İkincil veri tipimiz ise rüzgâr yönünün hangi ayda kaç gün tekrarladığını saptamaya yönelik oluyor. Böylece analiz çalışmaları sonucunda örneğin açık oturum alanı olan bir tasarımda (bu sizin balkonunuz ya da bahçeniz de olabilir) hangi aylarda bu mahal oturuma müsait bunu belirleme imkânımız doğuyor. Böylece kiracınız için temin ettiğiniz konfor mertebesini de raporlama kabiliyetiniz oluşuyor.
Yaya seviyesi konfor analiz çalışmalarında kullanılabilecek birçok farklı yazılım platformu ya da donanıma bağlı hız artırımı ön plana çıkabilir. Fakat önemli konulardan biri de sınır şartı olarak uyguladığınız rüzgâr şiddeti ve yön bilgisidir. İlerleyen yazımızda konforsuzluğa sebebiyet veren temel rüzgar davranışlarına değinmeye devam edeceğiz.